Monday, January 2, 2012

BRAINSTORMING WEEK FIVE : ESER LEVI





Merhaba Eser,

Yeni yılın ilk haftası seninle Brainstorming için yeni bir başlangıç  yapmış olacağız. Moda markalarından , takip ettiğin bloglardan ,müzikten ve başka bir sürü konu hakkında küçük bir röportaj yapacağız.Ben çok merak ediyorum ,lafı uzatmadan başlayalım !


G:
 Bugüne kadar birçok fotoğraf çekiminde bulunup,styling yaptın.En çok aklında kalan ve gerçekten zevk aldığın bir tanesini bizimle paylaşır mısın ?



E :
 Ben sadece dergilerde styling yapmadım; mesela adını vermek istemediğim bir markanın imaj reklamı vardı, markanın 100 yıllık geçmişi anlatılıyordu. Orda 1920’lerden başlayarak 2000’lere uzanan bir konsept vardı. Kendim eski dönem kıyafetleri tasarlayıp, çizip, Sultan Hamam’dan kumaşlari seçip diktirmiştim. Hala unutamam. Sonra bu sene özel bir dergi için yaptığım Arnavutköy’de sokaklarda çektiğimiz ve İstanbul dışında bir köy evi bulup yaptığımız çekimlerden aldığım hazzı anlatamam.


G: Senin işlerinde herzaman kadınsılığı ön plana çıkaran ve aynı zamanda küçük tanrıçalar gibi gözükmesini sağlayan ufak detaylar görüyorum.Renk ve stil seçimlerin, her ne tarz olursa olsun keskin bir Eser Levi tarzını ortaya koyuyor.Benim merak ettiğim ürünlerini seçerken nasıl bir yol izlemeyi tercih ediyorsun.İlk olarak ürünlerimi seçersin yoksa hikayeyi mi kafanda oluşturursun?


E: 
Kendim için yapıyorsam geceleri uyku tutmaz, sonra hafızamdaki eski dönem filmlerini, kitapları, olmak istediğim ve olmaktan korktuğum herseyi hızlıca aklima getiririm.  Eğer göz kapaklarıma hakim olamıyorsam, uyumadan önce dilerim ki ilham verici, sıradışı rüyalar göreyim. Hikaye mühim bir şey, uslubu daha da mühim, ama sakın ama kışkırtıcı herşeyin bir cümlesi olsun isterim... ama bazen benden bağımsız karar verilen konsept üzerine ürünler se.tiğim de oluyor, ekmek parası :D


G:
  Sana ilham veren markalar ve ya ürünler en çok hangi stilde olanlarıdır ?


E: 
Saymakla bitmez ama tarih tekerrürden ibaretse, trendler de tekerrürden ibaret oluyor. Elbet, bir şeyler anımsatıyor. Özellikle, retro dokunuşları ve klasikleri en özgür ve en özgün kılan markalara bayılıyorum. İşim gereği hepsini takip ediyorum. Öncelik verdiklerim:  Miu Miu, Prada, Maison Martin Margiela, Isabel Marant, Balmain, Louis Vuitton, Sonia Rykiel, Preen, Philip Lim, DVF, Dries Von Noten, Celine....bu böyle uzar gider. Ama brainstorming ilk aklıma gelenleri söyledim, kimse alınmasın , kırılmasin:))) Daha ayakkabı markaları var da, gözüm dönüyor....Charlotte Olympia, Jimmy Choo’nun bu sezon henüz taze fosforlu yeşil , turuncu ve fuşya rugan stilettoları bir çekimde kullanmak için sabırsızlanıyorum....tamam, bu kadar:)



 G:
  Stilden bahsetmişken, en çok üstünde taşımayı sevdiğin yada kendine yakıştırdığın bir kıyafet var mı ? Senin olmazsa olmazlarından ..


E: 
Heralde annemin kendi nişani için Colpan Ilhan’da diktirdiği olive yeşili saf ipek tuniği, Amsterdam’dan aldığım 70’lerden kalma siyah tulumum, peplum triko bluzlarım ve hardal rengi triko şortum benim en büyük kurtarıcım.  Çukurcuma’dan aldığım 60’ları birebir yansıtan mavi mini elbisem, Miu Miu gömleğim, Sandro ipek bluzum, kırmızı süet stilettolarim, siyah rugan tahta dolgu topuk ayakkabılarım, Sonia Rykiel pembe çantam, 50’lerden kalma YSL hasir çantam, Jean Paul Gaultier beyaz oversize güneş gözlüğüm, bir de uğur yüzüklerim...yakışıp yakışmaması halkın takdiri tabii :D  Ama bunlarsız yaşayamam, nefes alamam:))) çok uzun oldu biliyorum, anneannem okusa “çula cöpe bir sürü zaman, emek ve para harcıyorsun” derdi  :D 


G:  
Eser Levi’nin “ Gardırop Klasikleri “ nelerdir ?



E :  Elbiseden aksesuara vintage kokan herşey,  özellikle tulumlar, kalem etekler, kürkler, puantiyeler,  vintage çantalar, küpeler, broşlar ve topuklularım.....



G: 
Moda haricinde müzikle ilgilendiğini biliyorum, moda ve müzik senin için ayrılmaz bir ikili mi?



E : 
İlgilenmenin ötesinde müzikle yaşıyordum, yarama tuz bastın, sarkı söylemeyeli yıl oldu, asırlar oldu... Sanata dair her şey modayı destekliyor. Sezonun bütün renklerini bazen tek bir şarkıda bulabiliyorum...Tabiki müziksiz çekim olmaz, müziksiz ürün seçmek olmaz, müziksiz konsept kafamda tam oturmaz. Lakin modanın uzak durmak istediğim bir kısmı var ki adapte olana ne ala! Profesyonel olarak bir mesleği bu kadar isterken ve daha yolun cok başındayken, karakter olarak o dünyayla karşı karşıya kaldiğim ve kafamda küçük dramatik sahneler oluşturup sonradan da güldüğüm cokça olaylar zinciri dönebiliyor. O zaman koşmak, kaybolmak istiyorum ve biliyorum ki kaçabilecegim tek yer müzik... Anlayacağın, ayrılır bir ikili olması bazen benim daha cok işime gelir, nasıl ayırırım?:) Music is meditation for me....(havalı olsun diye ingilizce yazdım)



 G:
  Senin ”MODA” n nasıl birşey ?


 E : Moda veya moda olan, insanın durduğu noktanın ve öz ifadesinin ötesine geçmemelidir.



 G:
 “FASHION“ kelimesinin her harfiyle kendi moda anlayışını oluştur.
    
  
  E: actionist
      A 
ntidepresant
      S 
pontaneity 
      
armony
       
ngrateful
      O 
estrogen
      N 
arcist


 


No comments:

Post a Comment